Esmeralda’nın Şarkısı Metni Etkinlik Cevapları 6. Sınıf Türkçe Sayfa 230-231-232-233-234-235-236-237-238-239-240 Cevap Anahtarı

Esmeralda’nın şarkısı metni etkinlik cevapları anka yayıncılık sağlık ve spor teması 6. sınıf türkçe ders kitabı sayfa 230-231-232-233-234-235-236-237-238-239-240 cevabı cevap anahtarı


6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Anka Yayıncılık Sayfa 230 Cevabı

DÜŞÜNELİM-TARTIŞALIM

1. Azim nedir?

  • Cevap:

2. Hayal kuruyor musunuz? Peki hayallerinize ulaşmak için neler yapıyorsunuz?

  • Cevap:

Metni noktalama işaretlerine uygun olarak sesli okuyunuz.

ESMERALDA’NIN ŞARKISI

Jimnastik antrenörü olarak sürdürdüğüm uzun spor kariyerim boyunca hep en iyilerle çalıştım. Yine de her zaman en sevdiğim öğrenciler, başlangıç seviyesinde- kiler oldu. Özellikle de yeteneklerinin sınırı konusunda şüphesi olan acemi yetişkinler. Ama yine de şanslarını denemek için cesaretliydiler.

Yeteneği ne düzeyde olursa olsun her yaş grubundan insan jimnastik derslerime katılabilirdi. Kendine büyük gelen şortları ve birbirinden farklı renkte çorapları olan oğlan çocukları, at kuyruk yapılmış kızıl saçlarıyla aynı renk çilleri olan küçük kızlar ve jimnastik gereçlerinin yanında tedbirli bir şekilde duran, korku ve heyecanı birbirine karışmış yetişkinler…

O zamandan bir öğrencimi hatırlıyorum. Adı, Darvvin’di, tıknaz genç bir adamdı. Son derece şaşırtıcı biriydi. Doğuştan görme engelliydi ve trambolinde havada düz takla atmayı kafasına koymuştu.

Aylar süren hazırlık ve birçok başarısız girişimin sonunda, kursun son günü Darvvin Neuman (Darvin Nivmın), tüm sınıfın alkışları ve gözyaşları eşliğinde havada düz takla atmayı başardı. Bunu başardığı an Dan/vin’in yüzündeki mutluluk ve şaşkınlık ifadesini dün gibi hatırlıyorum. Daha birçok öğrencimi de hatırlıyorum. (…) Yine de içlerinde en çok Eşme’yi hatırlıyorum. Eşme’nin fiziksel hiçbir engeli yoktu. Görebiliyor, duyabiliyordu ve beden sağlığı yerinde görünüyordu. Sadece çelik barlar için


6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Anka Yayıncılık Sayfa 231 Cevabı

biraz fazla ince ve çelimsiz duruyordu. (…) Kendini hantal bir insan olarak görüyor ve her fırsatta da bunu doğrulamak için elinden geleni yapıyordu. Esme, sadece sınıfın gerisinde kalmadı, sanki bir türlü deliği tutturamayan bir golf oyuncusu gibiydi. Eşme’nin vardığı noktayı tam anlamıyla takdir edebilmek için önce onun neyle yüzleştiğini anlamak gerek. Her dönem jimnastik sınıfına yeni öğrenciler geldiğinde onları bir araya topiar ve bir dizi hareket gösteririm. Yerde ve aletlerle yapılan bu hareket serisinin sonunda, yüzlerindeki inanmazlık, şüphe ve inançsızlığı görür ve kursun sonunda şu anda yapamadıkları her şeyi yapabileceklerine dair onları ce- saretlendirirdim. Bir öğretmen olarak yaşadığım en büyük keyif, öğrencilerimin yapabileceklerine ihtimal bile vermedikleri şeyleri yapmalarına yardımcı olmak oldu. Yani dersler, öğrencilerimin hayatın sadece bu alanında inançlarının sınırlarını aştıkları bir yer değildi. Öğrencilerim büyük ihtimalle hayatın diğer alanlarında da bu başarıyı sürdürecekti. Bence öğrencilerin çoğu ikinci gün tam bir güven ve körle- mesine bir inançla geliyordu ve “Bu adam söz verdiklerini başarabilir.” diye düşünüyorlardı. Böylece kondisyonları ne kadar düşük olursa olsun, işi bitirebilmek için, umut ve hayallerle onlar için önceden hazırladığım mücadeleye başlıyorlardı.

Eşme’nin durumuysa farklıydı. Onun da inancı tamdı ama negatif anlamda. Yapabileceğini öngördüğüm şeyleri yapmak bir yana yanına bile yaklaşamayacağından emindi, yine de en azından bir şeyler öğrenebilirdi. Anlaşılan o ki beni beceriksiz olduğuna ikna etmeyi kafasına koymuştu. Yemek masasında devirdiği süt bardağına, yürürken kayıp düşmelerine ve her zaman grup oyunlarına en son seçilen kişi olduğuna dair hikâyeler anlatıyordu. Söylediğine göre bir kez daha denemeye karar vermesinin sebebi benim mucizeler yarattığımı duymuş olmasıydı ve hayatının bu döneminde gerçekten de bir mucizeye ihtiyacı vardı.

O mucizenin gerçekleştiğini, Eşme’nin sınıfın en parlak mucizesi olduğunu ve hatta olimpiyatlara katıldığını söyleyebilmeyi çok isterdim. Ama bu tam bir fantezi olur. Esme, son güne kadar sınıfın gerisinde kaldı, azim ve çabası için B alarak kursu tamamladı ve evet, her şey bittiğinde gözle görülür bazı ilerlemeler olmuştu. Ama sonra, daha önce hiçbir öğrencinin yapmadığı bir şeyi yaptı. Esme, yeni dönemde kursa tekrar katılıp katılmayacağını sordu. Normalde bu kabul edemeyeceğim bir teklifti çünkü kurs için çok uzun bir bekleme listesi vardı ve prensip olarak yeni öğrencilerin hakkını yememem gerektiğine inanıyordum. Ama bu sefer bir istisna yaptım ve Eşme’nin yeni dönemde de kursa katılmasına izin verdim.

Derslerin üçüncü haftasında, bir önceki dönemde de aynı şeyleri yapmış olmasına rağmen Esme yine sınıfın yarısından geriydi. Ama bu, onun sınıfın kalan yarısıyla eşit ve hatta bazılarından da önde olduğu anlamına geliyordu. Bu, Esme için yepyeni bir deneyimdi ve o da bunun farkındaydı. Hayatında ilk kez, dönüp arkasında kalanlara bakan bir koşucu gibiydi. Bu, onda kendini keşfetmenin güpünü ortaya çıkardı ve bir anda inanılmaz bir şey oldu: Esme, amuda kalktı. Uzun sürmedi ama duruşu öyle düzgün, dengesi o kadar sağlamdı ki benim şaşkınlığım ve kendi yaşadığı hayrete rağmen orada öylece asılı kaldı. Yere indiğinde yüzü mutluluktan parlıyordu ve tüm sınıf onu alkışlıyordu. O gün, o dakika Esmeralda Garsia’nın (Esmeralda Garsiya) içine bir ışık girdi. O andan sonra ders bitiminde ona yardımcı olmam için sürekli peşimde dolaşmaya başladı. Çember hareketini, denge tahtasından inişlerini ve asimetrik barlardaki kalça çevirme hareketini düzeltmesi için yardımcı olmamı istiyordu.


6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Anka Yayıncılık Sayfa 232 Cevabı

biraz fazla ince ve çelimsiz duruyordu. (…) Kendini hantal bir insan olarak görüyor ve her fırsatta da bunu doğrulamak için elinden geleni yapıyordu. Esme, sadece sınıfın gerisinde kalmadı, sanki bir türlü deliği tutturamayan bir golf oyuncusu gibiydi. Eşme’nin vardığı noktayı tam anlamıyla takdir edebilmek için önce onun neyle yüzleştiğini anlamak gerek. Her dönem jimnastik sınıfına yeni öğrenciler geldiğinde onları bir araya topiar ve bir dizi hareket gösteririm. Yerde ve aletlerle yapılan bu hareket serisinin sonunda, yüzlerindeki inanmazlık, şüphe ve inançsızlığı görür ve kursun sonunda şu anda yapamadıkları her şeyi yapabileceklerine dair onları ce- saretlendirirdim. Bir öğretmen olarak yaşadığım en büyük keyif, öğrencilerimin yapabileceklerine ihtimal bile vermedikleri şeyleri yapmalarına yardımcı olmak oldu. Yani dersler, öğrencilerimin hayatın sadece bu alanında inançlarının sınırlarını aştıkları bir yer değildi. Öğrencilerim büyük ihtimalle hayatın diğer alanlarında da bu başarıyı sürdürecekti. Bence öğrencilerin çoğu ikinci gün tam bir güven ve körle- mesine bir inançla geliyordu ve “Bu adam söz verdiklerini başarabilir.” diye düşünüyorlardı. Böylece kondisyonları ne kadar düşük olursa olsun, işi bitirebilmek için, umut ve hayallerle onlar için önceden hazırladığım mücadeleye başlıyorlardı.

Eşme’nin durumuysa farklıydı. Onun da inancı tamdı ama negatif anlamda. Yapabileceğini öngördüğüm şeyleri yapmak bir yana yanına bile yaklaşamayacağından emindi, yine de en azından bir şeyler öğrenebilirdi. Anlaşılan o ki beni beceriksiz olduğuna ikna etmeyi kafasına koymuştu. Yemek masasında devirdiği süt bardağına, yürürken kayıp düşmelerine ve her zaman grup oyunlarına en son seçilen kişi olduğuna dair hikâyeler anlatıyordu. Söylediğine göre bir kez daha denemeye karar vermesinin sebebi benim mucizeler yarattığımı duymuş olmasıydı ve hayatının bu döneminde gerçekten de bir mucizeye ihtiyacı vardı.

O mucizenin gerçekleştiğini, Eşme’nin sınıfın en parlak mucizesi olduğunu ve hatta olimpiyatlara katıldığını söyleyebilmeyi çok isterdim. Ama bu tam bir fantezi olur. Esme, son güne kadar sınıfın gerisinde kaldı, azim ve çabası için B alarak kursu tamamladı ve evet, her şey bittiğinde gözle görülür bazı ilerlemeler olmuştu. Ama sonra, daha önce hiçbir öğrencinin yapmadığı bir şeyi yaptı. Esme, yeni dönemde kursa tekrar katılıp katılmayacağını sordu. Normalde bu kabul edemeyeceğim bir teklifti çünkü kurs için çok uzun bir bekleme listesi vardı ve prensip olarak yeni öğrencilerin hakkını yememem gerektiğine inanıyordum. Ama bu sefer bir istisna yaptım ve Eşme’nin yeni dönemde de kursa katılmasına izin verdim.

Derslerin üçüncü haftasında, bir önceki dönemde de aynı şeyleri yapmış olmasına rağmen Esme yine sınıfın yarısından geriydi. Ama bu, onun sınıfın kalan yarısıyla eşit ve hatta bazılarından da önde olduğu anlamına geliyordu. Bu, Esme için yepyeni bir deneyimdi ve o da bunun farkındaydı. Hayatında ilk kez, dönüp arkasında kalanlara bakan bir koşucu gibiydi. Bu, onda kendini keşfetmenin güpünü ortaya çıkardı ve bir anda inanılmaz bir şey oldu: Esme, amuda kalktı. Uzun sürmedi ama duruşu öyle düzgün, dengesi o kadar sağlamdı ki benim şaşkınlığım ve kendi yaşadığı hayrete rağmen orada öylece asılı kaldı. Yere indiğinde yüzü mutluluktan parlıyordu ve tüm sınıf onu alkışlıyordu. O gün, o dakika Esmeralda Garsia’nın (Esmeralda Garsiya) içine bir ışık girdi. O andan sonra ders bitiminde ona yardımcı olmam için sürekli peşimde dolaşmaya başladı. Çember hareketini, denge tahtasından inişlerini ve asimetrik barlardaki kalça çevirme hareketini düzeltmesi için yardımcı olmamı istiyordu.


6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Anka Yayıncılık Sayfa 233 Cevabı

O akşam küçük salonda öğrenciler, fakülte görevlileri ve Eşme’nin arkadaşlarından oluşan küçük bir izleyici grubu resital için toplanmıştı. Orada oturup sesinden, yeteneğinden, karizmasından ve harika şarkı söyleyişinden büyülenmiş hâlde Eşme’yi izledim. Performansını bitirdiğinde aralarında benim de bulunduğum kalabalık tarafından, hak ettiği gibi büyük bir coşkuyla alkışlandı.

Sanırım birileri benim o gece orada olduğumu Eşme’ye söyledi. Çünkü eve döndüğümde kapımda bir not buldum. Üstünde “Sevgili Dan (Den), şarkı söylemek ve genel anlamda hayatım hakkında bir çıkmazdaydım ve vazgeçmek üzereydim. Sonra seninle tanıştım ve neler yapabileceğimi gördüm. Sevgi ve Şükranla, Esme.” yazıyordu. Eşme’nin şarkısıyla daha da güzelleşen geceye baktım. Sesinin hatırası, jimnastik salonundaki görüntüleriyle karıştı tıpkı bahar rüzgârının çiçek açan elma ağaçlarına karışması gibi. Öğretmen olduğum için bir kez daha iyi hissettim. Yaşamak güzeldi.


6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Anka Yayıncılık Sayfa 234 Cevabı

1. ETKİNLİK 

Metinde koyu renkte yazılmış olan kalıplaşmış söz gruplarının yani deyimlerin anlamlarını deyimler sözlüğünden öğreniniz ve birer cümlede kullanınız.

  • Cevap:

2. ETKİNLİK 

Aşağıda bazı metin türleri ve özellikleri verilmiştir. Okuduğunuz metin, aşağıda özellikleri verilmiş olan hangi metin türüne ait olabilir? İşaretleyiniz.

  • Cevap:

Mektup: Uzakta bulunan herhangi bir dosta, arkadaşa gönderilen ya da kamu kuruluşları arasında haberleşmeyi sağlayan yazı türüdür. ()
Anı: Kişilerin başından geçen olayları üzerinden belli bir zaman geçtikten sonra yazıya aktarmalarıyla oluşan metinlerdir. ()
Gezi Yazısı: Bir yazarın, çeşitli sebeplerle yurt içinde veya yurt dışında gezdiği ve gördüğü yerlerdeki gözlem, tespit, deneyim ve yorumlarını canlı ve etkileyici edebi bir dille aktardığı yazı türüne denir. ()
Tiyatro: Herhangi bir olayın, durumun sahnede canlandırılması amacı ile oluşturulmuş yazı türüdür. ()

3. ETKİNLİK 

Metindeki olayların sırasını belirleyerek olay örgüsünü oluşturunuz.

  • Cevap:

Eşme’nin sanatsal performansından antrenörün etkilenmesi  ()
Eşme’nin kursun son gününe kadar sınıfın gerisinde kalması, B alarak kursu tamamlaması ()
Eşme’nin kursa başlaması ()
Antrenörün gözüne bir afişin çarpması ()
Eşme’nin tekrar kursa katılmak istemesi ()
Eşme’nin amuda kalkmayı başarması, herkes tarafından alkışlanması ()
Antrenörün kapıdaki notu bulması ()


6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Anka Yayıncılık Sayfa 235 Cevabı

4. ETKİNLİK 

Metinle ilgili aşağıdaki soruları cevaplayınız.

1. Jimnastik antrenörünün neden en sevdiği öğrenciler başlangıç seviyesinde olanlardır?

2. Kurslara kimler kakabiliyordu?

3. Darwin ile Esme arasındaki fark nedir?

4. Antrenör neyin gücüne inanmaktaydı?

5. Kursu resimleyen bir fotoğrafçı olsaydınız okuduğunuz metinden kimi fotoğraflardınız? Neden?

6. Antrenörün bir öğretmen olarak yaşadığı en büyük keyif nedir?

7. Bir dönem kursa katılan bir öğrenciyi bir sonraki dönem almak istememesinin nedeni antrenörün hangi kişilik özelliğine sahip olduğunu gösterir? Antrenörün bu davranışı doğru mudur? Siz aynı durumda olsaydınız nasıl davranırdınız?

8. Esmeralda içindeki ışığı azimle jimnastik yaparak keşfetti. Ancak herkes aynı olanaklara sahip olmayabilir. Böyle zorluklar yaşayan biri için alternatif öneriler neler olabilir?

  • Cevap:

5. ETKİNLİK 

Cevaplarıyla birlikte metinle ilgili üç soru hazırlayınız.

  • Cevap:

Soru 1:
Cevap 1:

Soru 2:
Cevap 2:

Soru 3:
Cevap 3:


6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Anka Yayıncılık Sayfa 236 Cevabı

6. ETKİNLİK 

Okuduğunuz metin hikâye edici mi yoksa bilgilendirici bir metin midir? Cevabınızı gerekçesi ile birlikte uygun boşluğa yazınız.

  • Cevap:

Hikâye edicidir. Çünkü:
Bilgilendiricidir. Çünkü:

7. ETKİNLİK 

Azim ve kararlılıkla çözülemeyecek sorun, aşılamayacak engel yoktur. Bu düşünceden hareketle çözümünün zor olduğunu düşündüğünüz sorunların listesini yapınız. Her sorun için çözüm yolları düşününüz.

  • Cevap:

Başarmak İstediklerim:

1.
2.
3.

Çözüm Yollarım:

1.
2.
3.

8. ETKİNLİK 

Araştırdığınız başarı hikâyelerinden birini sınıfta arkadaşlarınız ile canlandırınız. Hikâyeleri canlandırırken beden dilinizi etkili bir şekilde kullanmaya dikkat ediniz.

  • Cevap:

6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Anka Yayıncılık Sayfa 237 Cevabı

9. ETKİNLİK 

Aşağıda “Esmeralda’nın Şarkısı” metninden alınan cümleler bulunmaktadır. Farklı yazı karakteri ile belirginleştirilmiş olan kelimelerin cümlede hangi isimlerin yerine kullanıldıklarını işaretleyiniz.

  • Cevap:

En sevdiğim öğrenciler, başlangıç seviyesindekiler oldu.
Yine de onu sınıfa kabul ettim.
Darwin’in denge kurmadaki ya da görsel unsurları algılamadaki yetersizliği beni şüpheye düşürüyordu.
Bunu başardığı an Darwin’in yüzündeki mutluluk ve şaşkınlık ifadesini dün gibi hatırlıyorum.
Daha birçok öğrencimi de hatırlıyorum ki birisi artık Broadway’de ünlü bir oyuncu.
Kendini hantal bir insan olarak görüyor.
Onları bir araya toplar ve bir dizi hareket gösterirdim.

Bu zamirleri kullanarak birer cümle kurunuz.

  • Cevap:

1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.


6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Anka Yayıncılık Sayfa 238 Cevabı

10. ETKİNLİK 

Metindeki Darwin’in engeli neydi? Çevrenizde engelli insanlar var mı? … adresinden ya da dinleme-izleme cd’nizden “Görme Engelliler Kamu Spotu”nu izleyiniz. Resimde gördüğünüz insanlar ne gibi sorunlar yaşıyor olabilirler? Yaşadıkları sıkıntıları nasıl azaltabiliriz?

  • Cevap:

6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Anka Yayıncılık Sayfa 239 Cevabı

11. ETKİNLİK 

Spor yapmak hem keyifli hem de dikkat edilmesi son derece gerekli bir faaliyettir. Aşağıdaki soruları verilen kullanım kılavuzuna göre cevaplayınız.

ŞİMŞEK PATEN KULLANIM KILAVUZU

Şimşek Patenler kilosu 45 ile 65 arasındaki 11-15 yaş arası çocuklar için tasarlanmıştır. Kaymadan önce Şimşek Pateniniz’in sizin yaşınıza ve kilonuza uygun olup olmadığını kontrol ediniz. Ayağınıza giydikten sonra tokalarını sıklaştırmayı unutmayınız. Kendi güvenliğiniz için kaskınızı, koruma dizlik ve kolluklarınızı takınız. Bunlar sizi yüzde yüz korumasa da çok yardımcı olacaktır. Şimşek Pateniniz’in tekerleklerini ve iç botunu temiz tutmayı unutmayın. Her seferinde kullanmadan önce eksik ya da bozuk parçası olup olmadığına dikkat ediniz. Pateninizle kayarken yüksek sesle müzik dinlemeyiniz ve mutlaka trafik kurallarına uyunuz.

1. Pateniniz var mı? Kaymayı seviyor musunuz? Açıklayınız.

  • Cevap:

2. Paten kaç yaş ve kilo aralığı için tasarlanmıştır? Kullanım kılavuzunda bu bilgiye gerek var mıdır? Açıklayınız.

  • Cevap:

3. “Büyüklerden yardım alınız.” denmesinin sebebi ne olabilir? Büyüklerinizden yardım alıyor musunuz? Açıklayınız.

  • Cevap:

4. Kaskın, koruma dizlik ve kollukların işlevleri neler olabilir? Bunlar kullanılmadığı takdirde neler yaşanabilir?

  • Cevap:

5. Yüksek sesle müzik dinlemenin paten kullanımına sakıncası ne olabilir?

  • Cevap:

6. Trafik kurallarına sadece paten yapanlar mı uymalıdır? Açıklayınız.

  • Cevap:

7. Eğer bir pateniniz yoksa bir paten hayal ediniz ve resmini aşağıdaki boşluğa çiziniz. Unutmayalım, her şey hayal etmekle başlar.

  • Cevap:

6. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Anka Yayıncılık Sayfa 240 Cevabı

12. ETKİNLİK 

Aşağıdaki metinleri okuyunuz. Metinlerle ilgili duygu ve düşüncelerinizi anlatan bilgilendirici bir metin yazınız. Yazarken anlatımı bozan ifadeler kullanmamaya dikkat ediniz.

Beethoven (Beiovın) (Besteci)

1770 ve 1827 yılları arasında yaşayan Ludvving Van Beethoven (Ludvig Van Betovın) gittikçe artan işitme engeline rağmen müzikte bugün bile dinlenen meşhur eserler vermiştir. İşitme engeli olmasına rağmen 9. Senfoni’sini yazar ve bu eseri seslendirirken bile orkestrayı yönetmeye kalkar ama orkestra aslında onun yanında bulunan şefe göre 9. Senfoni’yi çalar ve konseri dinleyenler Beethoven’i ayakta alkışlar. Beethoven’in hayatı bize insan isterse işitme engelli olmasına rağmen besteler yapabileceğini ve bu alanda dünyaca tanınan eserler verebileceğini göstermektedir.

Louis Braille (Lifiz BREYL) (Kâşif)

1809-1852 yılları arasında yaşamış olan Louis Braille, günümüzde bile kullanılan kabartma harflerden oluşan Braille Alfabesi’ni keşfetmiş ve üç yaşından bu yana görmeyen bir insan olarak tarihe derin izler bırakmıştır. Görme engelliler okullarında öğretmenlik yapan Braille, aynı zamanda kitaplar da yazarak karanlık dünyasından kendisi gibi görme engellilere ışık olmuştur. Braille, adı verilen alfabe ile de ismini tarihe altın harflerle yazdırmıştır.

  • Cevap:

SONRAKİ METNE HAZIRLIK

“Sağlıklı beslenme” konulu araştırma yapınız.

  • Cevap:

6. SINIF TÜRKÇE ANKA YAYINCILIK DERS KİTABI CEVAPLARI

TÜM KADEMELERİN CEVAP ANAHTARLI YAZILI SORULARI İÇİN TIKLAYINIZ

Yorum yapın