9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Öğün Yayınları Sayfa 13 Cevapları

9. sınıf türk dili ve edebiyatı ders kitabı sayfa 13 cevapları öğün yayınları en güncel haliyle sitemizde. 9.sınıf türk dili ve edebiyatı öğün yayınları sayfa 13 cevabı görmek için aşağıdaki görsele bakabilirsiniz.

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Öğün Yayınları Sayfa 13 Cevabı

bunların sonuçlarını doğru bir biçimde tasvir edip anlatan eserlerin tamamıdır. Ekrem, bunun dışında “yalancı bir lisan” vurgusu ile edebiyat eserindeki dilin tabiî dilden farklı olduğunu da belirtmek ister.

“Edebiyat; yazma sanatı ile ilgili kaidelerin bütünü ve uygulamada bu kaidelere uygun eserleri de içine alan disiplin”dir.
Bizde klasik belagat geleneğinden hareket ettiği kanaati uyandıran Prof. Dr. M. Kaya Bilgegiltarifinde, edebiyat kavramının iki farklı anlamına vurguda bulunmuştur. Bunlardan birincisi, “yazma sanatı ile ilgili kaidelerin bütünü” (belagat); ikincisi ise, “bu kaidelere uygun” biçimde kaleme alınan eserlerdir. Dolayısıyla Bilgegil’e göre edebiyat, yazma sanatıyla ilgili kurallara (belagat) uygun olarak kaleme alınan eserlerdir.

“Edebiyat, dil bahçesinde esen bir rüzgârdır. yaprakları kımıldatır, bir fırtına olur, onu savurur, bütün bu kımıldanışlar, savruluşlar dil üzerindedir ve esaslı izler bırakır. İşte dil üzerinde bu muvakkat veya devamlı izler, yani duygu, duygu ile imtizaç etmiş fikir, bu ikisinin kendilerini ifade için sarıldıkları muhayyile tezahürleri, bunları harekete getiren ilk heyecanın dile akseden ahengi, edebiyat dediğimiz şeydir./Edebiyat, heyecan ile dilin izdivacından doğan bir bebektir.”
Prof. Dr. Ali Nihat Tarlan’ın edebiyatı tarifi, bir hâyli subjektif, sembolik ve bir o kadar da edebîdir. Tarifte vurgulanan asıl husus; edebiyat eserinin insanın duygu dünyası ile dilin sentezinden doğan estetik bir güzellik objesi olduğudur. Edebiyat eserindeki “duygu” ve duygu ile kaynaşmış “fikir”, “muhayyile”nin yarattığı çeşitli görünümlerle okuyucuya takdim edilir.
Edebiyat, “Hayatın yer yer çelişir görünen gerçeklerini idrak ettikten ve onların içinden birtakım ayıklamalar, seçmeler, değiştirmeler ve eklemeler yaptıktan sonra lisanın imkânlarından faydalanarak, yeni bir bütünlük, özel bir yapı hâline getirmek, seviyesi yüksek bir haberleşme vasıtası kılmak üzere yapılan çalışmaların sonunda ortaya konan kompozisyon”dur.

Prof. Dr. Sadık Kemal Tural’ın tarifi, yukarıdakilere göre daha komplike bir mahiyet arz eder. Tural tarifinde, edebiyat eserinin itibarilik/kurgusallık, bütünlük ve estetik iletişim gibi üç temel niteliğine vurguda bulunur. Yani edebiyatta sanatkâr, ilk önce muhtevaya ait malzemesini hayatın gerçekleri içinden “birtakım ayıklamalar, seçmeler, değiştirmeler ve eklemeler” yaparak elde eder (itibarilik/kurgusallık). İkinci adımda bu malzemeyi dille “yeni bir bütünlük ve özel bir yapı”ya dönüştürür. Sanatkârın bütün bu gayretlerin amacı, hayatın gerçeklerine dair estetik bir edebiyat eseri ortaya koyabilmektir.

“Edebiyat, malzemesi dil, kaynağı yaşantılar ve hayal gücü olan bir yaratıcılık, başka bir deyişle bir sanat dalıdır.”

Prof. Dr. Gürsel Aytaç ise tarifinde, edebiyatın malzemesi (dil), kaynağı (yaşantılar ve hayal gücü) ve mahiyetinin temel niteliğine (yaratıcılık veya sanat) vurguda bulunmuştur.

“Edebiyat, okuyana estetik bir tat vermek amacıyla yazılmış olan ya da böyle bir amacı bulunmasa bile, biçimsel özellikleriyle bu düzeye ulaşabilen bütün yazılı yapıtlar”dır.
Özdemir İnce edebiyata, okuyucu ve ona verdiği estetik haz açısından yaklaşır. İnce’ye göre edebiyat, -sanatkâr bilinçli veya bilinçsiz olabilir- sahip olduğu “biçimsel özellikleriyle” okuyucuya “estetik bir tat” veren eserlerdir.

Bize göre edebiyat veya edebî eser; itibari bir dünya ekseninde şekillendirilmiş çok çeşitli yorumlara imkân veren ve nice beyin ve ruh sancılarının eseri olan bir muhteva; bu muhtevanın en güzel ve en etkili biçimde sunulmasını üstlenmiş bir dil zevki imbiğinden sabırla damıtılarak elde edilmiş bir edebî dil; muhteva-dil ikilisinin ferdî ve orijinal kompozisyonundan teşekkül etmiş bir yapı; bunlar ve bunların dışındaki daha pek çok unsurun birbirleriyle birlik ve bütünlük prensibi dâhilindeki çok yönlü ilişkiler ve edebîlik potası içindeki sentezinden meydana gelmiş bir üslup çerçevesinde teşekkül etmiş karmaşık, ama estetik bir terkiptir.

İsmail Çetişli, Edebiyat Sanatı ve Bilimi

9. SINIF TÜRK DİL VE EDEBİYATI ÖĞÜN YAYINLARI DERS KİTABI CEVAPLARI

9. SINIF TÜM DERSLERİN DERS KİTABI CEVAPLARI İÇİN BURAYA TIKLAYINIZ

9.sınıf türk dili ve edebiyatı öğün yayınları sayfa 13 cevapları en güncel haliyle sitemizde. 9.sınıf türk dili ve edebiyatı ders kitabı cevapları sayfa 13 cevabı öğün yayıncılık ile ilgili sorularını varsa yorumlar kısmına yazabilirsiniz.

Yorum yapın